saving private ryan
er ryan’ı kurtarmak- 1998
etkileyici bir filmle geldim bugün. Tom
hanks’in başrolünü oynadığı Steven Spielberg’in yönetmenliğini yaptığı ve Robert
Rodat’ın senaristi olduğu bu filmin adı er ryan’ı kurtarmak. İngilizcesi Saving
Private Ryan olan bu film 1997de ana sahneleri çekilmiş 1998de vizyona verilmiştir.
Bu filmden çok etkilendiğimi söylemeden edemem.
Konusunu anlatmaya geçersem ilk sahnede yaşlı bir adam Normandiya Mezarlığında bir şehit mezarının önünde acı çekerek askerlik hayatında yaşadığı şeyleri hatırlar. 1944 yılında 2. Dünya savaşının olduğu zamanlar Amerikan askerleri düşmanla çatışmaya gider. Yüzbaşı John H. Miller (Tom Hanks) bu bölükle birlikte savaşmaktalar. Bir yandan aynı aileden 4 kardeşte bu savaştaydılar. Bu dört kardeşten üçü farklı cephelerde şehit oluyorlar. Geriye kalan tek asker James Francis Ryan.
Yüzbaşı bu haberi alınca gelen emire göre hareket ediyor. Er ryan’ı bulmaya yanına birkaç asker toplayarak içlerinde bir de tercüman görevi ile bu yolculuğa katılıyor. Bir yandan düşmandan korunmak zorundalar. En sonunda Ramelle adında bir yerde almanlara karşı kilit köprüyü savunan bir paraşütçü grubunda bulurlar. Er ryan bu kötü haberi aldığında yine de savaştığı cepheyi bırakmaya isteksizdir. Evine dönmek istemez. Bunu neden hakettim diye derin sorgulamalara girer. Sonra bu askerlerle orayı kuşatmadan korumak için savaş verirler.
Yüzbaşı Miller’ın bölüğündeki asker
yüksek bir kaleden gözetleme yaparken düşmanın yaklaştığını el işaretiyle haber
verir. Yüzbaşı bunu eksiksiz bir şekilde anlayabilmesi ve askerinde bunu el
işaretiyle kolayca anlatabilmesi beni etkileyen sahneden biriydi. Yüzbaşı er ryan’ı
asla yanından ayırmadı. Fakat en son patlamadan sonra yüzbaşı duyma yetisini birkaç
dakikalığına kaybetti. Anlaşılmayan sesler bomba sesleri uzun namlulu silahların
derinden yankılanan sesi vardı sadece. Sonra ayağa kalkmaya çalıştı. Üzerinden düşen
bir eşyayı almaya doğru giderken gövdesinden vuruldu. Birkaç dakika hayatta kaldıktan
sonra hayata tutunamadı. Bu sırada er ryan onun ölümünü karşısında gördü.
Yüzbaşı Miller hakettiği gibi iyi bir hayat yaşamasını istemişti. Ona bakakalırken
bir anda günümüze dönüyor film sahnesi. Yani er ryan’ın yaşlanmış hali. Ailesi çocukları
ve torunları ile birlikte. Şehit olan yüzbaşısının mezarında duygusal bir konuşma
yapıyor. Ve film burada sona eriyor.
Bu benim Amerikan yapımından izlediğim
ilk savaş filmiydi. Tom Hanks’in başarılı oyunculuğunu hep severim. Daha önce
izlediğim filmi de Forrest Gump idi. Onun hakkında bir inceleme yapmadım ama
yapmayı düşünüyorum bundan sonraki yayınlarda.
·
Matt Damon - Kıdemli Er James Francis
Ryan, bir paraşütçü
·
Harrison Young - James Francis Ryan, günümüz
ilk yarım saati tüm sinema tarihinin en iyi sahnelerinden biri olsa da film bu kadardan ibaret. kalan kısmında (spielbergin etkisi ile) tamamen yahudi propagandası yapan sıradan bir savaş filmi.
YanıtlaSil